Furniture and Household Items in Turkish

A list of 30 common words and phrases related to furniture and household items in Turkish with English translations and examples.

33 words in this list

çekmece (chek-meh-je) → drawer

🗣️ Bu çekmecede ne var? (What's in this drawer?)

dolap (doh-lap) → cabinet

🗣️ Dolabın kapakları açılmıyor. (The cabinet doors won't open.)

minder (min-dehr) → cushion

🗣️ Minderler çok rahat. (The cushions are very comfortable.)

fırın (fuhr-uhn) → oven

🗣️ Fırını açabilir misin? (Can you turn on the oven?)

televizyon (teh-leh-vee-z-yohn) → television

🗣️ Televizyonu açabilir misin? (Can you turn on the television?)

merdiven (mehr-deh-ven) → stairs

🗣️ Merdivenleri temizlemek istiyorum. (I want to clean the stairs.)

koltuk (kol-took) → sofa

🗣️ Koltukta oturmak çok rahat. (Sitting on the sofa is very comfortable.)

perde (pehr-deh) → curtain

🗣️ Pencereler için yeni perdeler aldık. (We bought new curtains for the windows.)

yatak (yah-tak) → bed

🗣️ Yatağın ne kadar geniş? (How wide is your bed?)

buzdolabı (booz-doh-lah-buh) → refrigerator

🗣️ Buzdolabında ne var? (What's in the refrigerator?)

priz (prez) → plug

🗣️ Prizi takmayı unuttum. (I forgot to plugin the plug.)

çöp kutusu (chohp koo-too-su) → trash can

🗣️ Çöp kutusunu boşaltmak istiyorum. (I want to empty the trash can.)

sandalye (san-dah-lyeh) → chair

🗣️ Benim için bir sandalye getirebilir misin? (Can you bring me a chair, please?)

pencere (pen-jeh-reh) → window

🗣️ Pencereleri açabilir miyim? (Can I open the windows?)

kanepe (kah-neh-peh) → couch

🗣️ Kanepeye oturabilir miyim? (Can I sit on the couch?)

yorgan (yor-gahn) → duvet

🗣️ Yorganı değiştirmek istiyorum. (I want to change the duvet.)

yastık (yah-stuhk) → pillow

🗣️ Yastığı alır mısın? (Can you grab the pillow?)

karyola (kah-ryoh-lah) → bedstead

🗣️ Yeni bir karyola almak istiyoruz. (We want to buy a new bedstead.)

çamaşır makinesi (chah-mah-shuhr mah-kee-neh-si) → washing machine

🗣️ Çamaşır makinesinde çamaşırlar var. (There are clothes in the washing machine.)

fiş (feesh) → socket

🗣️ Fişi prize takabilir misin? (Can you plug in the socket?)

halı (hah-luh) → carpet

🗣️ Oturma odasına bir halı alacağız. (We're going to buy a carpet for the living room.)

masa (mah-sah) → table

🗣️ Odaya yeni bir masa aldık. (We bought a new table for the room.)

ışık (uh-shik) → light

🗣️ Lütfen ışığı açar mısın? (Can you turn on the light, please?)

duvar (doo-vahr) → wall

🗣️ Oda duvarları beyaz boyalı. (The walls of the room are painted white.)

bulaşık makinesi (boo-lah-shuhk mah-kee-neh-si) → dishwasher

🗣️ Bulaşık makinesini çalıştırdım. (I started the dishwasher.)

kumanda (koo-mahn-dah) → remote control

🗣️ Kumandayı nereye koydun? (Where did you put the remote control?)

elektrik (eh-lehk-trik) → electricity

🗣️ Elektrik faturası ne kadar? (How much is the electricity bill?)

halat (hah-laht) → rope

🗣️ Halatla ne yapacaksın? (What are you going to do with the rope?)

avize (ah-vee-zeh) → chandelier

🗣️ Salonun avizesi çok güzel. (The chandelier in the living room is very beautiful.)

kapı (kah-puh) → door

🗣️ Kapıyı lütfen kapatır mısın? (Can you please close the door?)

süpürge (soo-poor-geh) → vacuum cleaner

🗣️ Süpürgeyi kullanmak istiyorum. (I want to use the vacuum cleaner.)

hoparlör (hoh-pahr-lur) → speaker

🗣️ Hoparlörler çok yüksek sesle çalıyor. (The speakers are playing at a very high volume.)

su (soo) → water

🗣️ Su ısıtıcısını açabilir misin? (Can you turn on the water heater?)

Learn with glot

You didn't try learning this list of vocabulary yet.

Thanks for visiting and have the bestest day! 👋